29 Eylül 2010 Çarşamba

l feel emptiness in my veins ...

hiçbirşey yok, ama aslında çok şey var. Tek istediğim şey sessizlik şu an. Ağzımı açmak o kadar büyük işkence ki ama bir yandan da söylemek istediğim yığınla şey var ...

Hiçbirşey hissetmiyorum bugün, çok garip bir gün. oldukça garip. hiç bu kadar boşlukla mücadele etmemiştim. Beynim o kadar çok ağır ki şu an, boynum ağrıyor kafamı tutmaya çalışırken. İnsanların sesleri birbirine karıştı düşüncelerimde. Kahkahalar, gülüşmeler, çığlıklar, yakınmalar, fısıldaşmalar herşey ama herşey birbirine girdi.



içimde çok büyük bi özlem var. Dalga geçiyorum duygularımla, abartıyorum. İnsanlar beni ciddiye alıyor ne kadar lay lay lom diyorlardır muhtemelen. kim biliyor ki içimdeki sesi bastırmak için bu kadar yüksek sesle ve çok şey söylüyorum. inanmadığım, hoşuma gitmeyen şeyleri söylüyorum sanki savunduğum doğrularmışçasına.Gözlerim dalıyor sonra susmayı seçiyorum. Çok derin bir özlemin işaretçisi bu ( ara verdim çünkü, uzun bir süre hiçbirşey düşünmeden ekrana öylece bakakaldım. ) içimdeki özlemin herhangi bir hedefi yok. Özlediğim insanlar değil, özlediğim zamanlar var.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Blogda Ara