5 Eylül 2010 Pazar

Ben buyum, ne daha fazlası ne de daha azı, tam anlamıyla işte bu kadarım...


Bugün hiçbişey yapmadım, mutluyum ( mutlu muyum _? )

Aynaya bir kere bile bakmadı.

Sadece iki kere kalktım yataktan, ikisi de zaruri ihtiyaçlarım içindi.

Evde kimse yoktu, ne güzel dedim, istediğin kadar özgür olabilirsin ( özgür müydüm _? )
Saçlarımı toplamadım.

Hiçbişey yemedim, zaten oruçluydum, hoş oruçlu olmasaydım da yine yemezdim.

Kendime bir söz vermiştim dün akşam, işte onu tutamadım, bozdum. Ama sonra kendime dedim "Dur kızıım, noluyo!" diye de toparladım geç olmadan.

Kimse ile sesli harflerimiz kullanarak konuşmadım.

Sanal alemde konuşmaya çalıştım 3 kişi ile, ama başaramadım.

Gerçek hayatta ise henüz daha hiç sesimi işitmedim ama birazdan annem gelir, o zaman bir iki kelime harcamak zorunda kalırım belki.

İnternetten midem bulandı, başucumda duran bilgisayarı en uzak köşeye kaldırmak istedim, yapamadım.

Çözümü kafamı yorganın altına saklayıp, gözlerimi sıkı sıkıya kapatıp, mide bulantımın geçmesini beklemek de buldum.

Sonra delilik o ki geldi çattı başıma gittim facebook'da beğenmediğim kişileri sildim ve silerken ne kadar rahatladığımı farkettim. Paylaşımları, yorumları, resimleri ile sinirlerime dokunan bu kişilerin varlıkları ile yokluklarl bir idi gözümde zira..Pişman olmadım.

Telefon listemi aldım elime kayıtlı öğe 1 : Aaa, aman yanlışlıkla tuşa basılıp da ilk numara aranmasın, kontürümüz gitmesin tedbiri ile eklenmiş olan ilk kayıdı sildim acımadan, artık kimseyi yanlışlıkla aramayacak kadar farkındaydım bazı şeylerin ve yıllardır aramadığım, belki lazım olur diye nicedir tuttuğum numaranın, eski sevgilinin, "biz sadece arkadasız"'ın, zamanında eş dost olanın, gönlü kırılmasın diye numarası alınanın, hepsnın ama hepsının numarasını teker teker sildim. Mutlu muydum_? ( mutluydum )

İnternet fobim biraz kontrol altına alınınca, msn listeme el attım. Hiç konuşmadığım bi iki insanı, neden varlar diye düşünmekten kendımi alamadığım kişileri, yazdıkları arabesk ıletılerle canımı sıkanları, hepsini sildim ( ama engellemedim )

Yepyeni bir başlangıç hazırlamaya çalıştım kendime, korkularımla yüzleşmeye çalışrken aslında korkmakta ne kadar haklı oldugumu farkettım, işin kolayına kaçtım, korkmaya devam ettim. Ama bir farkla bu sefer hayatımdakı daha az ınsanlar korkmaya devam edıcektım. ( daha güçlü daha sakin, daha yalnız daha durgun, daha sakin daha suskun ... )
Bir internet rejimi geliştirdim kendime.Daha az sanal alem, daha az paylaşım, daha çok bıreysellesme ( demiştim korkularıma yenıldım dıye ) Korkularım beni uyardı " tehlıke yakın, ayagını denk al, yenılme " dıe. "Hay hay" dedim ve giyindim tüm zırhlarımı, yani giyinecegım daha.

Daha az sanal alem nasıl mı olur, sosyal paylaşım ağlarından sadece burayı kullanmakla olur, diğer zımbırtılarda kendınle ıllgı daha az tüyo vermekle olur. Böyle olmasını istedim, çünkü başımı yorganın altından kaldırdığım anda bir ses fısıldadı kulağıma : " gördün mü ya, az kalsın yine aynı hatayı yapmak üzereydın. Bu senin son kendıne gelişindi, bir daha asla vazgeçme kendınden, bırak ispat etsin sana evreninin sırlarını, ondan sonra fısıldayacağım sana onun gizli adını ...

Bugün hiçbirşey yapmadım, mutluydum ( mutlu muydum _? )

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Blogda Ara